Sağlık Koca'dan flaş açıklamalar
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın canlı yayında açıkladığı Türkiye Covid- 19 Hasta Tablosu'na göre; son 24 saatte yapılan 164 bin 547 testten 6 bin 814 hasta tespit edildi. Bugünün toplam vaka sayısı ise 28 bin 351 olarak belirlenirken, vefat eden 168 kişi ile toplam can kaybı 12 bin 840 oldu.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın açıklamalarından satır başları:
Temmuz'dan sonra test yaptığımız grubun özelliği nedeniyle sadece semptomlu hastaları bildirdiğimizi ifade etmek için, veri tablomuzda hasta kavramını kullanmayı tercih ettik.
Semptom göstermeyen pozitif vakaları da günlük tabloda vermeyi planlıyoruz.
Nisan ayında ilk aşımıza kavuşmayı ümit ediyorum. Risk gruplarını kademeli olarak aşılamayı planlıyoruz.
Son hafta içinde yüzde 50'nin üzerinde vaka artışı olan 15 ilimiz var. Antalya, Düzce, İzmir, Manisa ve Tekirdağ ise bu sınıra yaklaştı. İstanbul, Bursa, Ankara, İzmir, Kocaeli, Ankara'da yoğunluğu azaltmak için sağlık çalışanlarımızın yoğun bir çabası vardır.
İstanbul’da yoğun bakım doluluk oranı yüzde 70’lere ulaşmış durumda
Ağır hasta sayımız 4 bin 641'e çıktı. Son 24 saatte 168 can kaybımız, 6 bin 814 hasta sayımız var. Bugünün toplam vaka sayısı ise 28 bin 351. İyileşen hasta sayımız ise 3 bin 911.
Yerli aşı, 44 gönüllü vatandaşımıza yapıldı. Herhangi bir sorun görülmedi. Muhtemelen nisan ayında kullanıma geçmiş olacağız.
Sağık Bakanı Fahrettin Koca, Türkiye Covid- 19 Hasta Tablosu verilerini de canlı yayında açıkladı. Buna göre, son 24 saatte yapılan 164 bin 547 testten 28 bin 351 vaka, 6 bin 814 hasta tespit edildi. Virüs nedeniyle 168 kişi hayatını kaybederken, 3 bin 911 kişi de iyileşti. Bugünkü verilerle toplam test sayısı 17 milyon 733 bin 520, toplam hasta sayısı 467 bin 730, 12 bin 840, ağır hasta sayısı 4 bin 641, iyileşen hasta sayısı 385 bin 480 oldu.
Tabloda haftalık oranlar ise hastalarda zatürre oranı yüzde 3,4, yatak doluluk oranı yüzde 54,7, erişkin yoğun bakım doluluk oranı yüzde 71,3, solunum cihazına bağlı (ventilatör) doluluk oranı yüzde 39,2, ortalama temaslı tespit süresi 11 saat, filyasyon oranı yüzde 99,8 şeklinde yer aldı.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı sonrası Bakanlık Bilkent Yerleşkesinde açıklamada bulundu. Tüm hasta ve şüpheli vakaların Halk Sağlığı Yönetim Sistemi'yle merkezi olarak takip ve kontrol edildiğini kaydeden Bakan Koca, "Hayat Eve Sığar Mobil Uygulamasını geliştirilerek riskli bölge ve riskli kişilerin takibini yapmaya başladık. Bu veri tabanımızı HES kodu uygulamasıyla kurumlarımızın entegrayonuna açarak kendi tedbirlerini almalarını sağladık. Tanı kiti, koruyucu malzeme, ilaç ve solunum cihazı temini ve üretim kapasitesinin artırılması için bütün ülke kaynaklarını seferber ettik. İhtiyaç duyan ülkelere hibe yardımda bulunduk, teknolojik ürün ihraç ettik. Bir yandan dünyadaki aşı çalışmalarını yakından takip ederken, klinik çalışmalara ev sahipliği yaptık. Kendi aşımızı üretmek için bilim adamlarımıza her türlü desteği sağladık. Eksik görülen alt yapıları hızla tamamladık. Tespit edilen vakaların temaslılarının da bulunarak izolasyona alınmasını sağlamak üzere yaygın bir temaslı taraması (filyasyon) ağı oluşturduk" ifadelerini kullandı.
Bakan Koca, tatil nedeniyle memleketine dönüşlerin olduğu, ulaşımın arttığı Kurban Bayramı sonrası Anadolu'da hızlı bir artış yaşandığını, Konya, Gaziantep, Şanlıurfa, Van, Diyarbakır başta olmak üzere birçok ilde hızlı artışlar gözlendiğini bildirdi. Bakan Koca, şöyle konuştu:
"Konya, Kayseri, Gaziantep, Diyarbakır, Batman, Van, Muş, Hakkari ve Ankara'da yüzde 100'e varan artışlarımız oldu. Bölgelere bizzat giderek, yerel yöneticilerimizle illeri ayrı ayrı değerlendirmeye tabi tuttuk. Eksiklerimizi, hatalarımızı, ihmal ettiklerimizi en detayına kadar tespit etmeye çalıştık. Bunları giderici tedbirler için hem merkezi yönetim, hem de yerel idarecilerimiz üzerine düşeni yaptı. Yerinde yaptığımız değerlendirmelerle yaz döneminin bitmesine bağlı artan seyahatlerin getirdiği ve öngördüğümüz artışların, alınan tedbirler sayesinde kısa zamanda kontrol altına alındığını gördük. Semptomlulardan hızla numune alınması, test sonuçlarının hızlandırılması, tedaviye erken başlama, filyasyon ekiplerinin artırılıp filyasyon süresinin kısaltılması, etkili temaslı takibi ve izolasyon gibi bilinen tedbirlerimizin yanında, hastanelerimizde yoğun bakım kapasitelerini artırdık, ilave yataklar açtık. Çağrı sistemi kurarak haneleri arayıp sorguladık, mobil doktor ekipleriyle evlere giderek hasta takibi yaptık."
'BİRÇOK ELEŞTİRİ VE İTHAMA MARUZ KALDIK'
Kamuoyunda sıkça gündeme gelen vaka, hasta sayıları tartışmasına değinen Koca, "Temmuzdan sonra, test yaptığımız grubun özelliği nedeniyle sadece semptomlu hastaları bildirdiğimizi ifade etmek için veri tablomuzda verdiğimiz sayının gerçek mahiyetinin anlaşılması adına 'hasta' kavramını kullanmayı tercih ettik. Bu konuda birçok eleştiri ve ithamlara maruz kaldık. İleri sürülen iddiaların aksine, verdiğimiz verinin doğru anlaşılmasını sağlamayı amaçladık. Bu arada dünyadaki hasta karşılaştırmalarında uyum sağlamak ve sistemi riske eden durumu yansıtmak amacıyla hayati risk taşıyan ağır vakalarımızın sayısını da paylaşmayı tercih ettik. Bildiğiniz gibi, hastanelerimizde yük oluşturan, sağlık personelimizin insanüstü gayretle çalışmasına yol açan, yer yer hastanelerimizdeki yoğunlukla bizi zor duruma düşüren hastaneye yatma durumunda kalan hastalardır. En kritik olan ise ağır hastaların önemli bir kısmının takip edildiği yoğun bakım servisleridir. Bu yüzden hasta sayılarımızı ve ağır hasta sayılarımızı her gün eksiksiz kamuoyuyla paylaştık. Sağlık sistemimize esas yükü bunlar oluşturuyor, bütün ülkelerde sağlık sistemlerini tehdit eden bu tür vakalardır" açıklamasında bulundu.
'SEMPTOM GÖSTERMEYEN POZİTİF VAKALARI VERMEYİ PLANLIYORUZ'
"Ancak görüyorum ki vatandaşımız pozitif çıkan, evinde takip edilen, izolasyonda tutulan vakaların hepsinden haberdar olmak istiyor" diyen Koca, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu vakalarla ilgili her türlü bilgi, sistemimizde kayıtlı. Sadece bunlar değil, filyasyon ekiplerimizin tespit ettiği temaslılar da, bunların takibi de anlık olarak sistemimize işlenmektedir. HES kodu sorgulaması bu veri tabanından yapılarak riskli kişiler tespit edilebilmektedir. Güvenlik güçlerimiz, kamu kurumlarımız, okullarımız, belediyelerimiz dahil, toplu nüfusla muhatap olan bütün kurumlarımız bu siteme erişip sorgulama yapabilmektedir. Açık söylüyorum, hasta olsun olmasın, bütün testi pozitif olanlar ve bunların temaslılarını HES kodu üzerinden sorgulamak mümkündür. Test kapasitemizi çok hızlı artırmıştık. Bu konuda Dünya Sağlık Örgütü defalarca takdirlerini iletti. Halen kapasite artırmaya devam ediyoruz. Laboratuvar alt yapısı yeterli olan bütün sağlık kuruluşlarımızı yetkilendirdik. Taramalar, toplu iş yerleri, belli etkinlikler ve yurt dışına çıkanlardan sonra artık kendi isteğiyle vatandaşlarımız test yaptırabilmektedir. Bunu test sayılarının artışından da fark ediyorsunuz. Önümüzdeki günlerde kapasitemizi 200 binli rakamların üzerine çıkaracağız. Test kapasitemizin geldiği nokta ve test politikamızın revizyonu konusu Bilim Kurulunda gündem oldu. Artık açık test politikasına geçtiğimiz kabul edilebilir. Daha önce de söylemiştim. Bu politikanın tamamlayıcısı olarak, vatandaşlarımızın talepleri doğrultusunda semptom göstermeyen pozitif vakaları da günlük tabloda vermeyi planlıyoruz."
'ERCİYES ÜNİVERSİTESİ'NDE GELİŞTİRİLEN AŞININ FAZ- 1 ÇALIŞMASINDA 44 GÖNÜLLÜYE UYGULAMA YAPILDI'
Koca, pandemi seyrini daha iyi anlayabilmek, sağlık sisteminin verdiği yanıtı daha iyi kavrayabilmek, rehavete düşmemek için dikkatlerin günlük hasta ve ağır hasta sayısına odaklanması gerektiğini belirtti. Hayatın bir süre daha sıkı disiplin altına alınması gerektiğine işaret eden Koca, "Hastalıktan bizi koruyacağını umduğumuz aşı çalışmalarını takip ediyorsunuz. Dünyaya paralel olarak ülkemizde de 16 ayrı aşı çalışması yapılmaktadır. Dünyada tüm aşı platformalarında aşı adayları geliştirmeye çalışan ender ülkelerden biriyiz. Aşı adaylarımızdan bir tanesi klinik öncesi dönemi başarıyla tamamlamış ve gönüllüler üzerinde uygulanmaya başlamıştır. TÜSEB desteğiyle Erciyes Üniversitesi’nde geliştirilen aşının Faz- 1 çalışmasında 44 gönüllüye uygulama yapıldı. Şu ana kadar ciddi bir yan etki görülmedi. 2'inci doz aşılama 26 Kasım- 14 Aralık tarihleri arasında yapılacak. Nisan ayında ilk aşımıza kavuşmayı ümit ediyorum. Bakanlığımıza başvurarak Aşı Çalışmaları Değerlendirme Komisyonu'nda değerlendirilen 15 aşı daha desteklenmeye devam edilmektedir. Aşı konusunda çalışma yapan ve Aşı Değerlendirme Komisyonu'nun onayını alan bütün bilim adamlarımızı ayırım yapmaksızın destekliyoruz" diye konuştu.
Koca, ayrıca, Çin ve Almanya kaynaklı aşıların Türkiye'de de faz çalışmaları yapıldığını belirterek, bu yıl henüz bitmeden aşıya kavuşmanın ümidi içinde olduğunu kaydetti. Koca, bir engel çıkmazsa, sağlık personelinden başlayarak Bilim Kurulu'nun belirleyeceği algoritma ile risk gruplarının kademeli olarak aşılanacağını söyledi.
'İSTANBUL, BURSA, KOCAELİ, İZMİR ÜÇÜNCÜ ZİRVEYİ YAŞIYOR'
Dünyadaki artışa paralel olarak Türkiye’de önce İstanbul, İzmir, Bursa gibi batıdaki büyük illerde başlayan artış trendinin neredeyse bütün ülkeye yayıldığını söyleyen Koca, "Her ne kadar güçlü alt yapımız ve fedakar çalışan sağlık personelimiz sayesinde bu artışı göğüsleyebilmiş durumda isek de gidişatı durdurmak için radikal tedbirlere başvurmamız kaçınılmaz olmuştur. Nitekim geçen hafta toplu mekanların çalışma saatlerinin kısıtlanması, hafta içinde belli yaş gruplarının, hafta sonunda genel sokağa çıkma kısıtlamaları dâhil, bir dizi kısıtlayıcı kararlar uygulamaya kondu. Önümüzde milletçe teyakkuzda olmamız gereken günler var. İhmalkarlığa tahammül edebilme, rehavete kapılma lüksümüz yok. Tekrar dikkatinizi çekmek istiyorum. Önce Anadolu illerimizde ardından ağırlıklı olarak ülkemizin Batı yakasında hızlı artışlar oldu. İstanbul, Bursa, Kocaeli, İzmir üçüncü zirveyi yaşıyor" dedi.
'DAHA AĞIR KISITLAMALARIN YAPILMASI KAÇINILMAZ OLACAKTIR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıkladığı tedbirler nedeniyle İstanbul ve bazı illerdeki artış hızında düşüşler olduğunu bildiren Koca, "Kısmi bir plato çizmeye başladıysa da, erken dönem sonuçları konusunda henüz kesin bir yargıya varmak zor. Eğer tedbirlere tavizsiz bir şekilde uyarsak artışı durdurmamız mümkündür. Yeterince etkili olmazsa daha ağır kısıtlamaların yapılması kaçınılmaz olacaktır" diye konuştu.
Koca, son hafta içinde yüzde 50'nin üzerinde vaka artışı olan 15 il olduğunu; Hatay, Adana, Osmaniye, Mersin, Artvin, Edirne, Samsun, Kırklareli, Tokat, Trabzon, Aydın, Muğla, Zonguldak, Ordu, Çanakkale'de yüzde 50 ile yüzde 100 arasında artışlar olduğunu bildirdi. Antalya, Düzce, İzmir, Manisa ve Tekirdağ'ın da bu sınıra yaklaştığını ifade eden Koca, şöyle konuştu:
"İstanbul, Bursa, Ankara, İzmir, Kocaeli, Gaziantep'te hasta yoğunluğu yönetebilmek için bütün sağlık kuruluşlarımız büyük çaba harcıyor. Alt yapımızın gücü yanında her kapasitenin de bir sınırı vardır. Lütfen, istirham ediyorum. Hiç kimse kendini mücadele sorumluluğu taşımaktan uzak görmesin. Hiç kimse, hasta olursam, sağlık çalışanlarımız tedavimi nasılsa yapar kolaycılığına düşmesin. Bu bir hak ihlalidir. Tedavilerimizi yapan sağlık personelinin, ailelerinin yanına döndüğünde yorgunluktan onlara ayıracak vakitleri kalmadığını unutmayalım. Sağlık çalışanlarımızın en büyük motivasyonu, hasta sayısının giderek azaldığını görmektir. Kimse hastalanmasın, hastalar iyileşsin diye canla başla mücadele eden sağlık ordumuz yıllık izinlerini bile kullanamamaktadır."
TOPLAM VAKA SAYISI: 28 BİN 351
Bakan Koca, koronavirüs tablosundaki güncel verileri aktarırken, ağır hasta sayısını 4 bin 641, can kaybını 168, hasta sayısını 6 bin 814, bugünün toplam vaka sayısını ise 28 bin 351 olarak açıkladı.
HASTANE DOLULUK ORANLARI
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, büyükşehirlerdeki hastane doluluk oranlarına ilişkin de bilgi verdi. Üç büyük kentte yoğun bakım doluluk oranlarına dikkat çeken Bakan Koca, İstanbul'da yüzde 70, Ankara'da yüzde 75,4 ve İzmir'de ise yüzde 76,6 olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
"İstanbul'da yoğun bakım doluluk oranı yüzde 70'lere dayanmış durumda, yüzde 69,5. Solunum cihazı doluluk oranı yüzde 41,8, servis doluluk oranı yüzde 61,7. Yani İstanbul'da her ne kadar yüzde 70'lerde ise de yoğun bakım doluluk oranının oldukça yükseldiğini, yer yer bazı hastanelerimizde yoğun bakım sorunu yaşandığını biliyoruz. Ama toplamda bakıldığında yüzde 70 doluluk oranının olduğunu söyleyebilirim. Ankara'da ise servis doluluk oranı 62,3, yoğun bakım doluluk oranı yüzde 75,4. Bu yüzde 25 boş yatağın sadece Covid hastaları için kullanılmayacağını bilelim. İzmir yoğun bakım yüzde 76,6'ya kadar çıktı. Servis doluluk oranı 58,3, solunum cihazı oranı 58,3. İzmir özellikle deprem sonrasındaki dönemde de giderek beklediğimiz bir şeydi 2 hafta sonrası artışın belirginleştiği. Şu anda İzmir'de ciddi anlamda vaka arttı. Yer yer bazı hastanelerde sorun yaşıyoruz, hassasiyetle üzerinde durulması gerektiğinin de altını çizmek istiyorum" açıklamasında bulundu.
'50 MİLYON AŞI İÇİN İMZA ATILDI'
Dünyada faz- 3 çalışmasına geçmiş epey aşı olduğuna değinen Bakan Koca, "Toplamda 60 küsur aşının faz- 1, faz- 2 safhasında olduğunu ama faz- 3 safhasında da uygulama noktasına geçen önemli miktarda aşı oldu. Bu aşılardan 2 tanesinin faz- 3 çalışmaları Türkiye'de devam ediyor. Bir tanesi Almanya menşeli Pfeizer, bir tanesi de Snovak Çin menşeli. İkisinin de faz çalışmaları devam ediyor. İkisinde de önemli, ciddi yan etkileri olmadığını söyleyebilirim. Erken dönemde uygulamaya geçecek aşılarla ilgili yakın takipteyiz. Bir diğer aşı da Rusya'da geliştirilen aşı. O aşının da toksikoloji boyutuyla ilgili tamamlanması gereken bir durum söz konusu idi. Yakın zamanda laboratuvarımızda çalışma başlamış olacak. Dolayısıyla faz- 3 çalışmasını devam ettirmek mümkün olacak. Bizim bu dönemde Snovak dediğimiz inaktif aşıyla diyaloglarımız devam ediyor. Bunla ilgili bir sözleşme yapıldı. Aralık, ocak ve şubat ayında, bir sorun olmazsa yapılan sözleşme ile 50 milyon aşı için imza atıldı. Aralık ayında asgari 10 milyon olmak üzere, ama 20 milyon hedefliyoruz. Ocak ayında 20 milyonda sorun yok. Şubat ayında da asgari 10 milyon olmak üzere. MRNA aşısı için de aralık ayında 1 milyon, devamında da 25 milyona kadar aşının verilebileceği şeklinde görüşmelerimiz devam ediyor. Rusya ve diğer aşılarla da irtibat halindeyiz. Önemli olan, çok erken dönemde güvenilirliğini ve etkinliğini bildiğimiz aşılarla başlayalım istiyoruz" diye konuştu.
Koca, geçen hafta uygulamaya konulan kısıtlamaların 2 hafta içinde sonucunun değerlendirilmesinin mümkün olduğunu söyledi. Koca, önümüzdeki hafta ilave tedbirlerilerle ilgili durumun ele alınacağını bildirdi.
'BİRÇOK ÜLKE BİZDEN FARKLI ŞEKİLDE GRİP AŞISINI YOĞUN KULLANDI'
Bakan Fahrettin Koca, grip aşısı ile ilgili tartışmarala ise şu şekilde açıklık getirdi:
"Her ülke 1 yıl önceden grip aşısının siparişini verir. Bu yıl dünyada grip aşısının arzı yüzde 20'yi geçmedi. Bizde ise geçen yıl 1,3 milyon grip aşısı tedarik etmiştik. Eczanelerden satışına izin verdiğimiz halde tüketilen grip aşısı sayı dozu 1 milyon 100 bin oldu. Birçok ülke bizden farklı olarak grip aşısını daha yoğun kullandı. Almanya 21 milyon tedarik etmişti, bu yıl 26 milyon sipariş verdi. Biz geçen yıl az kullandığımız için 2,3 milyon grip aşısı tedarik etmiş olduk. Yani bu yıl 2,3 milyon grip aşısı kullanıma hazır halde bizde. Şu ana kadar da grip aşılarının kimlere yapılması gerektiğiyle ilgili Bilim Kurulu en riskli grupları tespit ederek bu uygulamayı başlatmış olduk. Birkaç gün içinde bunu daha da genişletmiş olacağız zannediyorum. 75 yaş ve üzerine uygulanmasını ilave ettik. 1 hafta- 10 gün içinde 60 yaşa kadar indirmiş olacağız. Özetle, Türkiye Eczacılar Birliği'nin (TEB) bahsettiği aşıyı tedarik edeceğini söyleyen firma, daha önce bizimle irtibata geçen ve 11 dolar olarak teklif veren, TEB için de aynı dönemde 12 dolar teklif verip TEB'in de bize 29 Eylül itibarıyla 12 dolar olarak teklif ettiği aşı. Fakat devamında belgeler böyle bir aşının olmadığını beyan etti. Ortada bir aşı yoktu. Aşı var denerek siyasetin malzemesi yapıldı."
Koca, İstanbul Belediye Başkanı Ekram İmamoğlu'nun koronavirüs kaynaklı ölüm sayılarına ilişkin açıkladığı rakamların gerçeklikten uzak olduğunu belirterek, "Ölümlerle ilgili şunu söylemek istiyorum: Mart ayında pandemi başladığında baştan definlerle ilgili, özel defnedilmesi gerektiği, hatta özel mezarlık olması gerektiği, hatta torbalar durumu, hatta özel defnedileceği bilgisi, bununla ilgili bir kafa karışıklığı vardı. Bunun üzerine bir genelge yayınlamıştık ve normal bulaşıcı olan hastalıklar gibi benzer şekilde defin yapılması gerektiğini belirtmiştik. Şu ölüm belgesinin sol üst kısmında 'ölüm şekli' yazar. Altında da 'ölüm nedeni' yazar. Ölüm şekli, doğal bir ölüm mü, adli bir ölüm mü belirlemek için konan ve bunu ilk hekimin işaretlediği kısım. Ölüm nedeni ise ikinci bir hekimle doldurulan kısım. Ayrıca bulaşıcı hastalıklar kısmı var, marttan önce çok da doldurulan bir bölüm değildi. Enfeksiyon bulgusu olan her hasta buraya işlendi. Bu çok önemli. Yani akciğer kanseri, prostat kanseri, meme kanseri, lenfoma, lösemi gibi bir hastalığı olup enfeksiyonla kaybedilmeyen hasta mı var? Enfeksiyon bulgusu olmayan menenjit hastası, akciğer kanseri hastası mı var? Zatürre de bu haneye işleniyor. Esas ikinci hekimin kontrolüyle nedenini belirttiğimiz ikinci bölüm var. Ölüm sebebi Covid'se Covid, menenjitse menenjit yazılıyor. Bakanlık olarak biz yapmıyoruz, ikinci bir hekimin denetimiyle yapılıyor. Enfeksiyon bulgusu olan her hasta Covid hastası mıdır? Herkes bu noktada özellikle pandemi döneminde 83 milyon kişi ve yöneticiler olarak üzerine düşeni yapma konusunda gayret içerisinde olmalı. Herkes icraata odaklanmalı" açıklamasında bulundu.
'AŞI ÜCRETSİZ OLACAK'
Tedarik edilen aşıların kimlere uygulanacağına ilişkin soruyu yanıtlayan Koca, şöyle konuştu:
"Bilim Kurulumuz kimlere öncelikle yapılması gerektiği üzerinde çalışıyor. Sağlık çalışanlarımızdan başlamak üzere riskli gruplar ve enfeksiyonu yayma potansiyeli yüksek olan kesimler. Şoförler, berberler, kuaförler gibi hizmet sektörü de yer yer devrede oluyor olacak. Bu aşıyı yaparken biz vatandaşımızdan herhangi bir ücret asla almayacağız. Aşının dünyada fiyatı aşağı yukarı belli: 10 dolar, 12 dolar, 5-5.5 dolar. Bizim sipariş ettiğimiz aşı dünya ortalamasının üstünde bir rakam. Bu aşıyı da vatandaşımıza ücretsiz ulaştırmayı sağlayacağız. Özellikle yapılmasını gerekli gördüğümüz kesimlere ücretsiz biz yapacağız. Bunun dışında farklı bir aşıyı almak isterse vatandaşımız, üst limit koyarak eczanelerden almalarının önünü açmış olacağız."
FACEBOOK YORUMLAR