Polis memurunun mobbing davası karara kaldı

BALIKESİR'de polis memuru Emre E.'nin (34), oğlunun hastanede yoğun bakımda bulunduğu sırada yanında olmak istemesine rağmen izin verilmediği, sağlık raporu bulunduğu halde amirleri...

Polis memurunun mobbing davası karara kaldı
30 Nisan 2020 - 11:46 - Güncelleme: 30 Nisan 2020 - 11:46
BALIKESİR'de polis memuru Emre E.'nin (34), oğlunun hastanede yoğun bakımda bulunduğu sırada yanında olmak istemesine rağmen izin verilmediği, sağlık raporu bulunduğu halde amirleri tarafından çelik yelekli, tüfekli ve ayakta nöbet tutturulduğunu belirterek amirleri tarafından mobbing uygulandığı iddiasıyla açtığı 10 bin liralık manevi tazminat davasının duruşması haziran yına ertelendi. Gelecek duruşmada karar çıkmasının beklendiği belirtildi.
Balıkesir İl Emniyet Müdürlüğü'nde polis memuru Emre E., 3 yıl önce her iki bacağından venöz yetersizlik kronik ve periferik ameliyatı oldu. Emre E., aldığı iki sağlık raporu ve oğlunun hastanede yoğun bakımda bulunduğu zaman diliminde kendisine izin verilmemesi ve amirleri tarafından mobbing uygulandığı gerekçesiyle 3 amiri hakkında Balıkesir 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne 10 bin liralık manevi tazminat davası açtı.
2018 yılında Balıkesir 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde başlayan dava dün de devam etti. İki çocuk babası Emre E., ilk duruşmada "Rahatsızlığımdan dolayı Balıkesir Atatürk Şehir Hastanesi'nden, '3 ay süre ayakta ve ağırlıkla nöbet tutması uygun değildir' yazılı hekim raporumun mevcut olmasına rağmen amirlerim tarafından çelik yelekli, tüfekli ve kule/kulübede ayakta nöbet tutturuldum. Hasta oğlumun yanına gönderilmedim" dedi. Polis memuru Emre E., amirleri tarafından kendisine uygulanan mobbing nedeniyle yargıda hakkını aradığını söyleyerek, "3 yıl önce Balıkesir Atatürk  Şehir Hastanesi'nde her iki bacağımda venöz yetersizlik kronik ve periferik ameliyat oldum. Her iki bacaktan olduğum kritik ameliyat sebebi ile kalp ve damar cerrahisi doktorunun tavsiyesiyle ayakta bulunmamam lazımdı. Raporumu, sıralı amirlerime İ. B. (Baş polis), A. A., (Koruma şube müdürü) ve S.D.'ye  (Personel şube müdürü) dilekçe ile verdim. Buna rağmen İ. B., bana 'Senin sağlık problemlerin beni bağlamaz, ben nerede görevlendirirsem orada görev yapacaksın, rapor seni ve doktorunu bağlar beni bağlamaz, tedavini nerede yaptırırsan yaptır' dedi. Oğlum rahatsızlığı nedeni ile yoğun bakımda yattı. Yıllık iznimden 5 gün kullanmak isteyip, oğlumun yanında olmak istedim. İzin verilmedi'' diye konuştu.
SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİLER
Haklarında manevi tazminat davası açılan İ.B. ise duruşmada, "Benim hiçbir yetkim yoktur. Müdürümün verdiği talimatları yerine getirdim" dedi. A.A. da, "Kesinlikle Emre E.'ye mobbing uygulamadım. Üzerime atılan suçlamaları kabul etmiyorum" savunmasını yaptı. Emre E.'nin avukatı Fırat Karayaka ise, ''Bu yargılama safhasını sonuna kadar takip edeceğiz. Müvekkilimizin uğradığı mobbing dolayısıyla yaşadığı sıkıntıların giderilmesi için hukuk mücadelesi başlattık'' dedi. 
'HAYALİMDEKİ MESLEĞİMİ YAPIYORUM'
Öte yandan, görevini şu an Kırşehir Kaman İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde yürütmekte olan Emre E., ''Hayalimdeki mesleğimi yapıyorum ve çok seviyorum. Şu anda bulunduğum şubede nöbetimi tutuyorum. O yıllarda rahatsızlığımdan dolayı bana amirlerim tarafından mobbing uygulandı. Hatta, ilk raporumdan sonra tuttuğum nöbet sırasında yeniden fenalaştım ve ameliyat olmak zorunda kaldım. Adaletin tecelli edeceğine inanıyorum" ifadelerini kullandı.
Bandırma 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki duruşma ertelenirken, haziran ayında karar verileceği öğrenildi.



 
DHA

FACEBOOK YORUMLAR