Kanser hastalarına C ve D vitamini önerisi
KORONAVİRÜS nedeniyle birçok insan hastaneye gitmekte endişe duyarken kanser hastaları tedavilerine devam etmek zorunda. Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Halil Alış, koronavirüs sürecinde...
Editör: Hayran Kaldım
29 Mayıs 2020 - 11:56 - Güncelleme: 29 Mayıs 2020 - 11:56
KORONAVİRÜS nedeniyle birçok insan hastaneye gitmekte endişe duyarken kanser hastaları tedavilerine devam etmek zorunda. Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Halil Alış, koronavirüs sürecinde kanser hastalarının izolasyona her zamanki kadar dikkat etmesi gerektiğini ve C ile D vitamini düzeylerini yüksek tutması gerektiğini belirtti. Salgın sürecinde sık sık dikkat çekilen bu iki vitamine vurgu yapan Prof. Dr. Alış, " C ve D vitamininin yüksek dozlar ile alınması direncinizin yükselmesi ile sonuçlanacaktır" dedi.
Salgının acil durumda olan ve tedavi görmesi gereken insanları kötü etkilediğini belirten İstanbul Aydın Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Halil Alış, "Hastaların hem kemoterapilerinin devam etmesi gerekiyor. Gerekli olanların da ameliyatlarının yapılması gerekiyor. O yüzden de tüm hastaneler onkoloji hastaları için bir alan ayırdılar ve izolasyon da sağlamaya çalışıyorlar. Eğer bu hastaların izolasyonları tamamen yapılabiliyorsa toplumda dolaşmalarından daha az riske sahipler. Hastalardan özellikle şunu rica ediyorum. Kanserli hastalar bana bir şey olur endişesi ile hastaneye gelmekten imtina ediyorlar. Ama bunun sonucu olarak kanser içerde ilerliyor ve kalan yaşam süresi kısalıyor. O nedenle izolasyon önlemlerine uyan ve düzgün bir şekilde tedavi olanağı sağlayan hastanelere gitmekten çekinmesin" dedi.
"KANSER HASTALARI TEK KULLANIMLIK MASKELER KULLANMALI"
Kanser hastalarının kemoterapiden sonra bağışıklıklarının düştüğünü de belirten Prof. Dr. Alış sözlerine şöyle devam etti: "Kemoterapi gören hastaların 5 ila 7'nci gün sıralarında bağışıklıkları düşüyor. Her halükârda diğer virüslere ve bakterilere karşı duyarlı hale geliyorlar. Bu hasta grubunun uyması gereken standart önlemler var. Toplum ile teması mümkün olduğunca kesmeleri gerekiyor. Mümkünse özel araçlar ile hastaneye ulaşım sağlamaları gerekiyor. Hastanede virüslü alanlardan ve mümkün olduğunca farklı alanlardan giriş yapmaları gerekiyor. Kemoterapi alırken standart temas izolasyonlarına dikkat etmeleri gerekiyor. Hastane içinde de mümkün olduğu kadar dolaşmamaları gerekiyor. Normalde maske kullanımını önermeyiz ama bu hasta grubuna öneriyoruz ancak tek kullanımlık maskeler kullanmalılar."
"C VE D VİTAMİNİ ALINMALI"
C ve D vitamini düzeylerinin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Alış ayrıca şunları söyledi: "Burada önemli olan şey bağışıklığın sağlanması. Aslında biz biliyoruz ki koronavirüs hastalarının kabaca yüzde 85'i belirti vermeden yaşıyor. O yüzden kalan yüzde 15'lik gruptakiler kim diye baktığımız zaman bunların vücut direnci düşmüş insanlar olduğunu görüyoruz. Şu anda elimizde net bir bilgi olmamak ile beraber C ve D vitamininin yüksek dozlar ile alınması direncinizin yükselmesi ile sonuçlanacaktır."
Kanser hastası oranları ile ilgili olarak da bilgi veren Prof. Dr. Alış, "Dünyadaki ortalama yüz bin de 300 - 350 civarında ama Türkiye'deki kanser görülme sıklığı bundan 10 yıl önce yüz bin de 200 civarındaydı. Şu anda yüz bin de 250'lere kadar geldik. Bu artışı sağlayanlar yaşam koşullarımızdaki değişim olabileceği gibi tanı imkanlarının artması da olabilir. Bunu bilmiyoruz ama önümüzdeki 10 yıl içinde yüz binde 300'lere kadar çıkacağız. İnsanlar kanserden korkmasın, geç kalmaktan korksun." şeklinde konuştu.
DHA
Salgının acil durumda olan ve tedavi görmesi gereken insanları kötü etkilediğini belirten İstanbul Aydın Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Halil Alış, "Hastaların hem kemoterapilerinin devam etmesi gerekiyor. Gerekli olanların da ameliyatlarının yapılması gerekiyor. O yüzden de tüm hastaneler onkoloji hastaları için bir alan ayırdılar ve izolasyon da sağlamaya çalışıyorlar. Eğer bu hastaların izolasyonları tamamen yapılabiliyorsa toplumda dolaşmalarından daha az riske sahipler. Hastalardan özellikle şunu rica ediyorum. Kanserli hastalar bana bir şey olur endişesi ile hastaneye gelmekten imtina ediyorlar. Ama bunun sonucu olarak kanser içerde ilerliyor ve kalan yaşam süresi kısalıyor. O nedenle izolasyon önlemlerine uyan ve düzgün bir şekilde tedavi olanağı sağlayan hastanelere gitmekten çekinmesin" dedi.
"KANSER HASTALARI TEK KULLANIMLIK MASKELER KULLANMALI"
Kanser hastalarının kemoterapiden sonra bağışıklıklarının düştüğünü de belirten Prof. Dr. Alış sözlerine şöyle devam etti: "Kemoterapi gören hastaların 5 ila 7'nci gün sıralarında bağışıklıkları düşüyor. Her halükârda diğer virüslere ve bakterilere karşı duyarlı hale geliyorlar. Bu hasta grubunun uyması gereken standart önlemler var. Toplum ile teması mümkün olduğunca kesmeleri gerekiyor. Mümkünse özel araçlar ile hastaneye ulaşım sağlamaları gerekiyor. Hastanede virüslü alanlardan ve mümkün olduğunca farklı alanlardan giriş yapmaları gerekiyor. Kemoterapi alırken standart temas izolasyonlarına dikkat etmeleri gerekiyor. Hastane içinde de mümkün olduğu kadar dolaşmamaları gerekiyor. Normalde maske kullanımını önermeyiz ama bu hasta grubuna öneriyoruz ancak tek kullanımlık maskeler kullanmalılar."
"C VE D VİTAMİNİ ALINMALI"
C ve D vitamini düzeylerinin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Alış ayrıca şunları söyledi: "Burada önemli olan şey bağışıklığın sağlanması. Aslında biz biliyoruz ki koronavirüs hastalarının kabaca yüzde 85'i belirti vermeden yaşıyor. O yüzden kalan yüzde 15'lik gruptakiler kim diye baktığımız zaman bunların vücut direnci düşmüş insanlar olduğunu görüyoruz. Şu anda elimizde net bir bilgi olmamak ile beraber C ve D vitamininin yüksek dozlar ile alınması direncinizin yükselmesi ile sonuçlanacaktır."
Kanser hastası oranları ile ilgili olarak da bilgi veren Prof. Dr. Alış, "Dünyadaki ortalama yüz bin de 300 - 350 civarında ama Türkiye'deki kanser görülme sıklığı bundan 10 yıl önce yüz bin de 200 civarındaydı. Şu anda yüz bin de 250'lere kadar geldik. Bu artışı sağlayanlar yaşam koşullarımızdaki değişim olabileceği gibi tanı imkanlarının artması da olabilir. Bunu bilmiyoruz ama önümüzdeki 10 yıl içinde yüz binde 300'lere kadar çıkacağız. İnsanlar kanserden korkmasın, geç kalmaktan korksun." şeklinde konuştu.
DHA
FACEBOOK YORUMLAR