Gemi söküm tesisi yakınında sağlığa zararlı asbest tespit edildi

İZMİR'in Aliağa ilçesindeki gemi söküm tesisi yakınlarında toplanan toz numuneleri analiz edildi. İncelemeler sonucu sağlığa zararlı asbest lifleri tespit edildi. Toz numunelerini...

Gemi söküm tesisi yakınında sağlığa zararlı asbest tespit edildi
31 Ağustos 2021 - 15:55 - Güncelleme: 31 Ağustos 2021 - 16:55
İZMİR'in Aliağa ilçesindeki gemi söküm tesisi yakınlarında toplanan toz numuneleri analiz edildi. İncelemeler sonucu sağlığa zararlı asbest lifleri tespit edildi. Toz numunelerini inceleyen asbest söküm uzmanı Nimet Koç, "Asbest, yüzyıllardır mucizevi bir mineral olarak görülmüştür ve her yerde kullanılmıştır. İnsanları öldüreceği fark edildiğinde bu madde sorgulanarak yasaklandı. Türkiye'de de 2010 yılında yasaklandı" dedi.

Aliağa ilçesine bağlı 55 farklı sokaktan rastgele toplanan toz numuneleri, 27 Temmuz- 5 Ağustos tarihleri arasında analiz edildi. Gemi söküm tesisi yakınlarındaki toz numunelerini inceleyen asbest uzmanları; halk sağlığına zararlı, serpantin grubu krizotil türü asbest liflerine rastladı. Asbest ve Tehlikeli Atıklar Derneği ile Aliağa Çevre Platformu'nca yürütülen çalışmalar raporlanırken, bölgedeki en riskli yerin tersaneye bitişiğindeki alan olduğu tespit edildi.

'TÜRKİYE'DE 2010'DA ASBEST MADDESİ YASAKLANDI'

Toz numuneleri inceleyen Asbest ve Tehlikeli Atıklar Derneği İzmir Temsilcisi ve Asbest Söküm Uzmanı Nimet Koç "Aliağa'nın 55 farklı noktasından belirlenen standartlara göre numuneler aldık. Gemi söküm tesisinin sokağında aldığımız numunede serpantin grubu, krizotil türü asbest liflerini bulduk. Bu konunun yeterince üzerine düşülmüş olsaydı, bu maddeyi bulmazdık. Asbest, yüzyıllardır mucizevi bir mineral olarak görülmüştür ve her yerde kullanılmıştır. İnsanları öldüreceği fark edildiğinde bu madde sorgulanarak yasaklandı. Türkiye'de 2010 yılında asbest maddesini yasaklandı" dedi.

'BOĞULARAK ÖLÜYORLAR'

Asbestin etkilerinin 10 ile 50 yıl arasında görüldüğünü belirten Koç, "Asbest başta akciğer zarı kanseri olmak üzere karın zarı kanseri, ölümcül mezotelyoma ve türevlerine yol açıyor. İnsanlar, boğularak ölüyor ve oksijen tüpleri ile gezmek zorunda kalıyor. Bu araştırma bir başlangıç adımı ve mutlaka geliştirilmeli. Üniversiteler, TÜBİTAK bu çalışmaya el atmalıdır. Bu madde sadece bu alanı değil, geniş bir bölgeyi etkiliyor. Verilerin çokluğu hipotezlerin nesnelliğini gösterir. Sağlıklı bir yerde yaşayıp yaşamadığımızı araştırdık ancak araştırma genişletilip daha fazla numune alınırsa çalışma nesnelleşecektir. Numuneleri yüzeyden, topraktan aldık. Rüzgarın etkisiyle bu maddenin sürüklenmesi durumu söz konusu. Bu maddeden Menemen ve İzmir etkilenebilir. Düzenli bir denetim gerekiyor" diye konuştu.


DHA

FACEBOOK YORUMLAR