Erdoğan'dan Doğu Akdeniz'de Oruç Reis resti! 'AB'yi de uyarıyorum'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu. Yunanistan'la Doğu Akdeniz'de yaşanan krize değinen Erdoğan, Türkiye'nin kendi haklarından asla geri adım atmayacağını söyleyerek "Akdeniz'de gerginliği artıran Türkiye değil, Yunan ve Rum kesimidir" dedi. Erdoğan, Oruç Reis'in BM'ye bildirilen kıta sahanlığında olduğunu söyleyip "23 Ağustos'a kadar orada kalacak" ifadesini kullandı.

Erdoğan'dan Doğu Akdeniz'de Oruç Reis resti! 'AB'yi de uyarıyorum'
19 Ağustos 2020 - 14:53
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu. Doğu Akdeniz'deki gerilime değinen Erdoğan, Türkiye'nin haklarından vazgeçmeyeceğini söyledi. Beyrut'taki patlama sonrası Ankara'nın attığı adımları anlatan ve Macron'a "sömürgecilik" üzerinden yüklenen Erdoğan, Batı Trakya'daki Türk azınlıkların arkasında durduklarını hatırlatarak, "AB'yi de uyarıyorum. AB olarak üyeniz olan bir ülke, AB hukukuna göre, azınlıkların hukukunu koruma sorumluluğunu yerine getiriyor mu getirmiyor mu? Bunun hesabını AB'nin Yunanistan yönetimine sorması lazım" ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları;
 
- Yarın AK Parti'nin kuruluşunu 19. yılına hep birlikte ulaşacağız. Bu akşam partimizin 19. kuruluş yılını büyük bir heyecanla kutlayacağız.
- Ülkemizin dört bir yanına mührümüz vurduk. Her ilçemizde yatırımlarımız var.
"CHP'NİN TAKOZ SİYASETİNE RAĞMEN BAŞARDIK"
- Türkiye'yi her alanda adeta şaha kaldırdık. Geçmişte taş üstüne taş koymaya çalışan vatansever devlet adamları karşılarında her zaman CHP zihniyetini bulmuştur. Biz de attığımız her adımda karşımızda ilk önce CHP ve ortaklarını bulduk. Onlara rağmen biz bunları yaptık. Yapmaya devam ettik ve ediyoruz. Şimdiye kadar neyi başardıysak CHP'nin takoz ve gerilim siyasetine rağmen başardık.
- Gezi olaylarında çapulculara meydanları boş bırakmadık. Onlar o çapulcuların arkasında ve yanında yer aldılar.
- 17-25 Aralık'ta hükümetimize saldıran alçaklara 15 Temmuz'da FETÖ'cü teröristlere boyun eğmedik.
- Hendek terörüyle vatanımızı parçalamak isteyenleri açtığı çukurlara biz gömdük.
- 19 yıl önce kefenimizi giyerek çıktığımız bu yolda alnımız ak başımız dik şekilde yürümeyi sürdürüyoruz. 19 yıldır olduğu gibi Allah ömür milletimiz de destek verdiği sürece Türkiye’ye hizmet sancağını daha yukarılara taşımaya devam edeceğiz.
KILIÇDAROĞLU'NA 15 TEMMUZ TEPKİSİ
- CHP Genel Başkanı 15 Temmuz’da yine kışkırtma ve yalan siyasetiyle bunu gölgelemeye çalıştı. O gece darbecilerin kendisine neden yol verdiğini açıklayamadı. O geceye dair karanlık noktaları aydınlatmak varken tüm enerjisini darbeci alçakları aklamak için harcadı. Ancak hakikatlerin er ya da geç ortaya çıkma gibi bir huyu vardır. CHP Genel Başkanı er ya da geç bu gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalacaktır. Kendisine tavsiyemiz sağa sola çamur atmak yerine şüphe bulutlarını dağıtmasıdır.
AYASOFYA'YI 86 YIL SONRA İBADETE AÇTIK
- 86 yılın ardından Ayasofya Cami'ni yeniden ibadete açtık. Gençlik yıllarımızın rüyası olan bu hedef "zincirler kırılsın Ayasofya açılsın" sloganları attığımız Ayasofya Cami'nin yeniden ibadete açılmasının milletimize, ümmete ve tüm insanlığa tekrar hayırlı olmasını diliyorum. 86 yıl aradan sonra tekrar buranın ibadete açılmış olması bizler için gerçekten mutlulukların en büyüğü. Rabbim bize bunu nasip etti. Tüm İslam alemi ayrı bir mutluluğun içinde. Tabii kimler memnun kimler değil o da işin ayrı bir yanı.

BEYRUT'TAKİ PATLAMA! MACRON'A SERT TEPKİ
- Kurban Bayramımız maalesef koronavirüs salgınının gölgesi altında biraz buruk geçti. Bayram sonrası Lübnan'dan gelen acı haberler yüreklerimiz dağlandı. Birileri gibi şov yapmak için değil ezeli ve ebedi kardeşliğimiz için Lübnan'dayız. Macron filan bunların derdi tekrar sömürgeci yapıyı ayağa kaldırmak. Bizim böyle bir derdimiz yok. Biz insani ve İslami görevimizi yaptık. Maalesef mezhep taassubundan kurtulamayan İslam dünyasında ülkelerimiz var. Ne mezhep ne ırki taassup. Bizim inancımızda bu yok. Türkiye hiçbir çıkar peşinde koşmadan Lübnan halkının yanında olmaya devam edecektir.
DOĞU AKDENİZ AÇIKLAMASI
- Bugün sayın Merkel ve AB Konseyi Başkanı ile bir görüşmem olacak.
- Türkiye'nin dış siyasette aktif bir yol izlemesi birilerini rahatsız etmektedir. Ülkemizin Doğu Akdeniz'deki haklarını garanti altına alma yolundaki adımları hem iç hem de dış politikada turnusol kağıdına dönüşmüştür. CHP ülkemize destek vermek yerine Yunan medyasının ağzıyla konuşmayı tercih etmiştir.
- Özgüven yoksunu bir Türkiye hayali kuranlar, bizim dik duruşumuzdan rahatsız oluyorlar. Bugüne kadar Doğu Akdeniz'de ne yaptıysak meşru temelde yaptık. Akdeniz'de gerginliği artıran Türkiye değil, Yunan ve Rum kesimidir. Tüm bunlar Türkiye'yi denizden çevrelemeye yönelik hamlelerdir. Bu oyuna asla gelmeyeceğiz. Hiçbir ülke, şirketin bizden izinsiz bizim bölgelerimizde arama yapamaz. Kimse kendini dev aynasında görmesin. Şov peşinde de koşmasın. Yunanistan ile çözümü hep diplomatik temelde aradık. Bizim kimsenin hakkında gözümüz yok ancak hiçbir ülkeye de hakkımızı yedirtmeyiz. Oruç Reis'in pazartesi günü başlattığı çalışma Türkiye'nin BM'ye bildirdiği kıta sahanlığı sınırları içerisindedir. Oruç Reis, 23 Ağustos'a kadar çalışmalarını bölgede sürdürecek.Türkiye kıyılarına 2 km, Yunan anakarasına 580 km uzaklıktaki Meis Adası üzerinden deniz yetki alanı talep etmek akılla izah edilemez. 10 km2'lik bir adanın 40.000 km2'lik bir deniz yetki alanına sahip olduğu iddiası komik ve temelsizdir. Doğu Akdeniz'de çözümün yolu diyalog ve müzakeredir. Kazan-kazan temelli bir formül bulunabilir. Biz asla gereksiz macera peşinde değiliz, gerilim de aramıyoruz.

BATI TRAKYA MESELESİ: AB'Yİ UYARIYORUM
- Benim Batı Trakya'daki soydaşlarımıza saldıranlar bilsinler ki bunun uluslararası hukukla da diğer yöntemlerle de hesabını verirler. Soydaşlarımızın hukukunu korumak bizim görevimizdir. AB'yi de uyarıyorum. AB olarak üyeniz olan bir ülke, AB hukukuna göre, azınlıkların hukukunu koruma sorumluluğunu yerine getiriyor mu getirmiyor mu? Bunun hesabını AB'nin Yunanistan yönetimine sorması lazım.

KORONAVİRÜS UYARISI
- Koronavirüs salgını hayatımızda pek çok şeyi kökten değiştirdi. Çalışmalarımızı virüs gerçeğine göre yeniden dizayn ediyoruz. Maskeyi takmalıyız. Bakıyorsunuz maskeyi çenesinin altına koymuş. Bu olmaz. Hastanelerimiz yeterli sayıda hatta dünyaya göre çok daha fazla bir konumdayız. Böyle olduğuna göre bizler maskeye, mesafeye, temizliğe dikkat edeceğiz ki öte yandan hastanelerimiz en modern anlamda var. Doktorlarımız büyük çabalar sarf etti, ediyorlar. Ambulanslarımız her an seferberlik halinde. Ama halkımız da bizi anlasın. Yani toplu yerlerdeki birçok yapılan eğlencelere filan ara verin ya. Bu dönemde de eğlencelere vesaire ara verin. Herhalde hastane yataklarında komada yatmaktansa eğlenceye ara vermek daha evladır. Bunları yapmayalım aileleri üzmeyelim.
KAYNAK: HABER7

FACEBOOK YORUMLAR