Bakan Soylu'dan yalan haber yapan 'Tele1' muhabirine ayar! Tek tek rakam vererek açıkladı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye-Yunanistan sınırında havadan incelemelerde bulundu. Soylu, burada gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulundu.

İşte Bakan Soylu'nun açıklamaları:

"Bugün helikopterle Pazarkule'ye geldik. Burada 4-5 bin kişilik bir topluluk gördük. Yunanistan'a göçmenlerin geçişiyle ilgili bir engelleme koymuyoruz. Türkiye yaklaşık 9 yıldır dünyanın sessiz kaldığı bir trajediye sessiz kalmadı.

Dünya buna sırtını dönmesine rağmen tüm imkanlarıyla bu soruna sahip çıktık. 18 Mart mutabakatının her maddesine sahip çıktık.

Türkiye'de 4 milyon sığınmacı var, dünyada en çok Türkiye'de var. Bunu Türkiye'nin sırtını sıvazlayarak yapmak mümkün değildir. Avrupa bugüne kadar bunu yapmıştır. Avrupa insani sınavı geçememiştir. Avrupa'nın dezenformasyonla gösterilen süreç bize kendi çıkarlarının insanlıktan öne çıktığını göstermiştir. 1978 model gaz fişeğini sıktılar. Bu şımarıklığı Avrupa teşvikiyle yaptır. Buradan şikayet ediyorum.

BİR ÇOK İNSANI TÜRKİYE'YE İTMEYE ÇALIŞTILAR

Birçok insanı Türkiye'ye itmeye çalıştılar. 4 bin 900'ü yeniden itmeye çalıştılar. En büyük ihlallerden biri budur. Buna kimse ses çıkarmamaktadır. Bu insan hakları ihlaline kimse ses çıkarmamaktadır. FETÖ'cüleri seve seve aldılar. Bu Avrupa'nın ortak kararıdır. Buna en ufak ses çıkarmayanlar bugün sığınma talep edenlere insanlık dışı davranmaktadır. Av tüfeğiyle insanlara saldırmak ne demektir. Yunan makamları yalan üstüne yalan söylüyorlar. Biz geçmek isteyenleri engellemiyoruz. Bizim karakollarımıza gaz sıkıyorlar, biz de mukabele ediyoruz. 1000 özel harekat polisini sınıra getiriyoruz. Geri itmeleri engellemek amacıyla.

"İÇİMİZE SİNDİRMEK MÜMKÜN DEĞİL"

İnsanlığa kötü muamele edenlere izin verilmeyecek. Gerekli tedbirleri alıyoruz. Kızılayımıza İHA'dan bütün STK'larıma teşekkür ediyorum. Gelen insanları silahla, tüfekle karşılamıyoruz. Bu alçaklıktır. Şu anda 4 milyon sığınmacı var, en yüksek seviyede hizmet etmeye çalışıyoruz. Gitmek isteyen gidiyor. Burada doğal bir akım var, aynı şekilde devam etmektedir. İnsanlık hakkına uymayan, Cenevre sözleşmesine uymayan, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'ne uymayan bu tavrı Avrupa görmezden gelmektedir. Bunu kabul etmek, içimize sindirmek mümkün değil.