Bakan Selçuk: Örnek uygulama ve etkinlikleri içeren kendimize özgü bir model ortaya koyduk
MİLLİ Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 'İngilizce Öğretmenlerinin Sürekli Gelişimi Programı' ve bu kapsamda yürütülen English Together Projesi ile ilgili, "Mesleki dayanışmayı, iş birliğini, örnek uygulama ve etkinlikleri içeren pratik ve işlevsel, kendimize özgü bir model ortaya koyduk" dedi.
Editör: Hayran Kaldım
09 Aralık 2020 - 16:12 - Güncelleme: 09 Aralık 2020 - 16:12
Milli Eğitim Bakanı Selçuk, Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü, British Council ve Sabancı Vakfı iş birliğinde İngilizce öğretmenlerinin sürekli mesleki gelişimlerinin desteklenmesi amacıyla hayata geçirilen English Together Projesi ile ilgili tanıtım toplantısına katıldı. Toplantıda İngiltere'nin Ankara Büyükelçisi Sir Dominick Chilcott ile Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı da hazır bulundu.
'LİTERATÜRÜ DEĞİL, SAHAYI ESAS ALDIK'
Yabancı dil bilmenin bireysel, ulusal ve uluslararası boyutlarıyla ele alınması gereken bir ihtiyaç ve eğitimin tartışmasız bir unsuru olduğunu belirten Bakan Selçuk, "Biz yabancı dil eğitiminin; ekonomik kalkınmamız, bilim ve teknolojide ilerlememiz, kültür ve sanatta gelişmemiz için, kısacası hayalini kurduğumuz geleceğimiz için olmazsa olmaz olduğunun bilincindeyiz. Bu saiklerle eğitimin her kademesinde yabancı dil becerilerine gerekli yatırımı yapmak, stratejiler geliştirmek bizim için milli bir ödev" dedi.
Bakan Selçuk, yabancı dil eğitimindeki dönüşümü yeni bir bakış açısıyla ele alarak yol haritasını 2023 Vizyon Belgesi'nde ortaya koyduklarını hatırlatırken, öncelikli hedeflerinin, dil öğretim standartlarının ve sınıf içi uygulamaların geliştirilmesi olduğunu ifade etti. "Ülkemizdeki çok sayıda uygulama ve tecrübeyi destekleyecek kendi öğrenme kültürümüze, okul iklimimize, ihtiyaçlarımıza yönelik işlevsel bir model oluşturmak istiyoruz" diyen Bakan Selçuk, İngilizce Öğretmenlerinin Sürekli Gelişimi Programı ve bu kapsamda yürütülen English Together Projesi'yle bu modele yönelik oldukça önemli bir adım attıklarını, Türkiye'ye özgü bir model geliştirdiklerini söyledi. Bakan Selçuk, "Öncelikle literatürü değil, sahayı esas aldık. Sahadan literatüre gittik. Mesleki dayanışmayı, iş birliğini, örnek uygulama ve etkinlikleri içeren pratik ve işlevsel, kendimize özgü bir model ortaya koyduk" diye konuştu.
'TECRÜBELERİNİ PAYLAŞARAK BİRBİRLERİNE DESTEK OLDULAR'
Bakan Selçuk, proje kapsamında bakanlık olarak öğretmenlerin mesleki süreçlerini ve gelişimlerini kendilerinin değerlendirip geliştirebilmeleri için Türkiye'de ve İngilter'de Edinburgh College'de eğitimler düzenlediklerini kaydetti. Bu süreci desteklemek için pilot uygulamanın yapıldığı Ankara'da 'Mesleki Öğrenme Toplulukları' kurduklarını anlatan Selçuk, "Ankara'nın 19 ilçesinden İngilizce öğretmenlerimizin yer aldığı 9 gruptan oluşan bu topluluklar, yüz yüze ve çevrim içi toplantılarla bir araya geldi; yaşadıkları zorlukları, çözüm yollarını, tecrübeleri paylaşarak birbirlerine destek oldular, ayna tuttular. Müfredatı destekleyen sınıf dışı aktiviteler yaptılar, bunları paylaştılar, birbirlerine örnek ve ilham kaynağı oldular" ifadesini kullandı. Bakan Selçuk, projenin yayılımı için pilot uygulamayı genişlettiklerini, 23 ilde eğitimleri başlattıklarını da sözlerine ekledi. İngiltere Büyükelçisi Chilcott ise, "Bu projenin binlerce İngilizce öğretmeni ve milyonlarca öğrenci için önemini düşündüğümde, bu çalışmayı Birleşik Krallık ve Türkiye arasındaki en değerli iş birliği olarak gördüğümü de belirtmek isterim" dedi.
SABANCI: YENİLİKÇİ METOTLARLA İNGİLİZCE ÖĞRETME İSTEĞİ ÇIKIŞ NOKTAMIZ
Güler Sabancı da, Sabancı Vakfı olarak desteklediği projelerin, sosyal değişimin zaman, birliktelik ve iş birliği gerektirdiğini gösterdiğini, bu nedenle sivil toplum, özel sektör ve kamu kurumları arasındaki iş birliklerine her zamankinden daha çok ihtiyaç olduğunu söyledi. Sabancı, "Öğretmenlerimizin en yüksek seviyede ve daha yenilikçi metotlarla İngilizce öğretme isteğini de bu projenin çıkış noktası olarak görüyoruz. İngilizce, bugün küresel iletişim dili olarak kabul ediliyor. Tüm dünyada bilimsel çalışmaların yüzde 90'a yakını İngilizce dilinde yapılıyor. Dil öğrenimi gençlerin dünyaya açılan penceresidir. Ülkemizde nitelikli İngilizce eğitimi yaygın olarak sağlandığı takdirde, gençlerimiz dünyanın her yerinden bilimsel kaynaklara birinci elden ulaşabilecekler. Ve bu sayede dünya ile bağları daha da kuvvetlenecek" diye konuştu.
16 MİLYON ÖĞRENCİYE ULAŞILMASI HEDEFLENİYOR
Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürü Adnan Boyacı, projenin 1'inci fazında Ankara'da ortaokullarda görev yapan İngilizce öğretmenlerinin ulusal ve uluslararası akredite sertifikalı yüz yüze ve çevrim içi mesleki gelişim eğitimlerini tamamladıklarını ve İngilizce öğretmenlerine yönelik seminerleri 256 bin 700 kişinin başvurusuna açtıklarını aktardı. Proje, ortaokullarda görev yapan İngilizce öğretmenlerinin mesleki ve bireysel gelişimlerini destekleyerek modern dil öğretim yöntem ve tekniklerini teşvik etmeyi ve yabancı dil öğretiminin etkinliğini artırmayı amaçlıyor. Ankara'da 19 ilçede 550 İngilizce öğretmeni ve 50 binden fazla öğrenciye ulaşılan ve pilot aşaması tamamlanan projenin tüm Türkiye'de yaygınlaştırılması ve üç yılda 37 bin İngilizce öğretmeni ile yaklaşık 16 milyon öğrenciye ulaşılması hedefleniyor.
'LİTERATÜRÜ DEĞİL, SAHAYI ESAS ALDIK'
Yabancı dil bilmenin bireysel, ulusal ve uluslararası boyutlarıyla ele alınması gereken bir ihtiyaç ve eğitimin tartışmasız bir unsuru olduğunu belirten Bakan Selçuk, "Biz yabancı dil eğitiminin; ekonomik kalkınmamız, bilim ve teknolojide ilerlememiz, kültür ve sanatta gelişmemiz için, kısacası hayalini kurduğumuz geleceğimiz için olmazsa olmaz olduğunun bilincindeyiz. Bu saiklerle eğitimin her kademesinde yabancı dil becerilerine gerekli yatırımı yapmak, stratejiler geliştirmek bizim için milli bir ödev" dedi.
Bakan Selçuk, yabancı dil eğitimindeki dönüşümü yeni bir bakış açısıyla ele alarak yol haritasını 2023 Vizyon Belgesi'nde ortaya koyduklarını hatırlatırken, öncelikli hedeflerinin, dil öğretim standartlarının ve sınıf içi uygulamaların geliştirilmesi olduğunu ifade etti. "Ülkemizdeki çok sayıda uygulama ve tecrübeyi destekleyecek kendi öğrenme kültürümüze, okul iklimimize, ihtiyaçlarımıza yönelik işlevsel bir model oluşturmak istiyoruz" diyen Bakan Selçuk, İngilizce Öğretmenlerinin Sürekli Gelişimi Programı ve bu kapsamda yürütülen English Together Projesi'yle bu modele yönelik oldukça önemli bir adım attıklarını, Türkiye'ye özgü bir model geliştirdiklerini söyledi. Bakan Selçuk, "Öncelikle literatürü değil, sahayı esas aldık. Sahadan literatüre gittik. Mesleki dayanışmayı, iş birliğini, örnek uygulama ve etkinlikleri içeren pratik ve işlevsel, kendimize özgü bir model ortaya koyduk" diye konuştu.
'TECRÜBELERİNİ PAYLAŞARAK BİRBİRLERİNE DESTEK OLDULAR'
Bakan Selçuk, proje kapsamında bakanlık olarak öğretmenlerin mesleki süreçlerini ve gelişimlerini kendilerinin değerlendirip geliştirebilmeleri için Türkiye'de ve İngilter'de Edinburgh College'de eğitimler düzenlediklerini kaydetti. Bu süreci desteklemek için pilot uygulamanın yapıldığı Ankara'da 'Mesleki Öğrenme Toplulukları' kurduklarını anlatan Selçuk, "Ankara'nın 19 ilçesinden İngilizce öğretmenlerimizin yer aldığı 9 gruptan oluşan bu topluluklar, yüz yüze ve çevrim içi toplantılarla bir araya geldi; yaşadıkları zorlukları, çözüm yollarını, tecrübeleri paylaşarak birbirlerine destek oldular, ayna tuttular. Müfredatı destekleyen sınıf dışı aktiviteler yaptılar, bunları paylaştılar, birbirlerine örnek ve ilham kaynağı oldular" ifadesini kullandı. Bakan Selçuk, projenin yayılımı için pilot uygulamayı genişlettiklerini, 23 ilde eğitimleri başlattıklarını da sözlerine ekledi. İngiltere Büyükelçisi Chilcott ise, "Bu projenin binlerce İngilizce öğretmeni ve milyonlarca öğrenci için önemini düşündüğümde, bu çalışmayı Birleşik Krallık ve Türkiye arasındaki en değerli iş birliği olarak gördüğümü de belirtmek isterim" dedi.
SABANCI: YENİLİKÇİ METOTLARLA İNGİLİZCE ÖĞRETME İSTEĞİ ÇIKIŞ NOKTAMIZ
Güler Sabancı da, Sabancı Vakfı olarak desteklediği projelerin, sosyal değişimin zaman, birliktelik ve iş birliği gerektirdiğini gösterdiğini, bu nedenle sivil toplum, özel sektör ve kamu kurumları arasındaki iş birliklerine her zamankinden daha çok ihtiyaç olduğunu söyledi. Sabancı, "Öğretmenlerimizin en yüksek seviyede ve daha yenilikçi metotlarla İngilizce öğretme isteğini de bu projenin çıkış noktası olarak görüyoruz. İngilizce, bugün küresel iletişim dili olarak kabul ediliyor. Tüm dünyada bilimsel çalışmaların yüzde 90'a yakını İngilizce dilinde yapılıyor. Dil öğrenimi gençlerin dünyaya açılan penceresidir. Ülkemizde nitelikli İngilizce eğitimi yaygın olarak sağlandığı takdirde, gençlerimiz dünyanın her yerinden bilimsel kaynaklara birinci elden ulaşabilecekler. Ve bu sayede dünya ile bağları daha da kuvvetlenecek" diye konuştu.
16 MİLYON ÖĞRENCİYE ULAŞILMASI HEDEFLENİYOR
Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürü Adnan Boyacı, projenin 1'inci fazında Ankara'da ortaokullarda görev yapan İngilizce öğretmenlerinin ulusal ve uluslararası akredite sertifikalı yüz yüze ve çevrim içi mesleki gelişim eğitimlerini tamamladıklarını ve İngilizce öğretmenlerine yönelik seminerleri 256 bin 700 kişinin başvurusuna açtıklarını aktardı. Proje, ortaokullarda görev yapan İngilizce öğretmenlerinin mesleki ve bireysel gelişimlerini destekleyerek modern dil öğretim yöntem ve tekniklerini teşvik etmeyi ve yabancı dil öğretiminin etkinliğini artırmayı amaçlıyor. Ankara'da 19 ilçede 550 İngilizce öğretmeni ve 50 binden fazla öğrenciye ulaşılan ve pilot aşaması tamamlanan projenin tüm Türkiye'de yaygınlaştırılması ve üç yılda 37 bin İngilizce öğretmeni ile yaklaşık 16 milyon öğrenciye ulaşılması hedefleniyor.
DHA
FACEBOOK YORUMLAR