15 Temmuz'un en küçük gazisi o geceyi anlattı

Bahçelievler Belediyesi, 15 Temmuz hain darbe girişimini unutturmamak için "15 Temmuz O Gece" sergisi düzenledi. Sergide, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi gecesinde tankın altında kalarak ezdiği otomobil sergilendi. FETÖ üyesi darbecilerin kullandığı tankın ezdiği otomobil içinde bulunan en küçük gazi Görkem Mert'te annesi ile sergiye katıldı. 15 Temmuz hain darbe girişiminin yıl dönümüne sayılı günler hala Bahçelievler Belediyesi "15 Temmuz O Gece" sergisini açtı. Sergide Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) hain darbe girişimi gecesinde tankın altında kalarak ezilen otomobil ve aynı gece İstanbul ve Bahçelievler'de yaşanan anlara ait fotoğraflar sergilendi. Serginin açılışında Bahçelievler Kaymakamı İlker Arıkan, Bahçelievler Belediye Başkanı Dr. Hakan Bahadır, 15 Temmuz Derneği Genel Başkanı Abdullah Tarık Şebik, 15 Temmuz'un en küçük gazisi Görkem Mert ve birçok vatandaş katıldı. "BURADAKİ AMACIMIZ O GECEYİ UNUTTURMAMAKTIR" Bahçelievler Belediyesi Başkanı Dr. Hakan Bahadır serginin amacından bahsederek şunları söyledi;  "Belediye olarak 15 Temmuz Derneği ile 15 Temmuz 2016'da yaşananlarla ilgili fotoğraf sergimiz açtık. Sergide o gece 60 tonluk bir tankın ezdiği bir araçta sergileniyor. Buradaki amacımız o geceyi unutturmamaktır. O gecede asker kılığına girmiş FETÖ'cü hainlere karşı Cumhurbaşkanımızın talimatları doğrultusunda vatandaşlarımızın hainlere karşı dur deyişini hatırlatmaktır. İlçemizde yaşayan komşularımızı, bütün vatandaşlarımızı bu sergiye bekliyoruz" dedi. "SIKIŞTIĞIM YERDEN VATANDAŞLARIN YARDIMIYLA KURTULDUM" 15 Temmuz'un en küçük gazisi Görkem Mert, o geceyi şöyle anlattı: "O gece tank otomobilimize vurdu. Annemle ablam araba çarptı zannetti. Bende arkaya baktım, arkada bir sürü ışık vardı. Sonra yanımızdan tank geçtiğini gördük. Bende aşağı doğru eğildim. Araçtan annem ile ablam çıkabildi. Ben araçta sıkışmıştım. Sonra annem tek başına arabanın koltuğunu kaldıramadığı için vatandaşlara seslendi. Sıkıştığım yerden vatandaşların yardımıyla kurtuldum. Ve beni hastaneye götürdüler. 3 hafta tedavi gördüm. Kolum, belkemiğim ve karaciğerimde hasar vardı. Fakat şu an çok iyi hissediyorum" diye konuştu. "BİR ANNENİN YAŞAYACAĞI EN KÖTÜ OLAY ÇOCUKLARININ ÖLÜSÜNÜ GÖRMESİDİR" Anne Nilüfer Altaylı ise, "Akşam darbe olduğunu öğrenince Gaziosmanpaşa'dan arabaya bindim. Esenler TEM yoluna doğru devam ettim. Yolda vatandaşlar vardı ve onlara yardım ettim. Esenler TEM yoluna geldiğimizde sol şeritte trafik durma noktasına gelmişti. Sonrasında arkadan bir ses geldi. Araba çarptı galiba dedim. Dikiz aynasında baktığımda tankların geçtiğini öğrendim. Arabamın üst tavanı patlamıştı. Bana ve kızıma hiçbir şey olmamıştı. Ama oğlum iki koltuğun arasında sıkışmıştı. Ve tank oğlumun sağ tarafını ezmişti. Bir annenin yaşayacağı en kötü olay çocuklarının ölüsünü görmesidir. O an onları yaşadım. Ama şükürler olsun ki kızımda oğlumda sağlıklı" şeklinde konuştu.
DHA